Bodrum yepyeni bir festivale kavuşuyor: 3-16 Kasım tarihleri arasında bu yıl ilk kez düzenlenecek Uluslararası Bodrum Tiyatro Festivali (BOTİF), 7’si yabancı olmak üzere 23 farklı prodüksiyona ev sahipliği yapacak! Türkiye, Almanya, Belçika, Fransa ve Yunanistan’dan tiyatro, müzik, dans, performans gibi farklı dallarda eserlerin hem karada hem de denizin üstünde sahneleneceği festivalde söyleşi ve atölye çalışmaları da gerçekleşecek. Övül Avkıran ve Mustafa Avkıran’ın eş sanat yönetmenliğinde düzenlenen 1. Uluslararası Bodrum Tiyatro Festivali, cumhuriyetimizin 100. yılında, bu toprakların yüzyıllık zenginliğini müzik, dans, edebiyat, sinema, resim, heykel ve mimarinin harmanlandığı programıyla Bodrum’a taşıyacak.
1. Uluslararası Bodrum Tiyatro Festivali, çağdaş danstan performatif sunuma, dans tiyatrosundan konserlere ve müzikli edebiyat okumalarına uzanan dopdolu programı kapsamında Türkiye, Almanya, Belçika, Fransa ve Yunanistan’dan 7’si yabancı toplam 23 prodüksiyonu seyirciyle buluşturacak. Festival kapsamındaki etkinlikler Inspera Sahne, Inspera Mini Sahne, Inspera Açık Sahne, Bodrum Kalesi, STS Bodrum, Bodrum Belediyesi Heredot Kültür Merkezi ve Nurol Kültür Merkezi’nde gerçekleşecek.
1Deli Dumrul (Tiyatro)
Dumrul bir çay üzerine bir köprü kurar. Köylüleri köprüden geçmeye zorlar. Köprüden geçen Dede Korkut’un torunu Elif’e aşık olur. Genç yaşta ölen bir yiğidin öcünü almak üzere ölüme meydan okur. Anlar ki… Yaşamak yaşamayı bilenlerin hakkı… Zalimin, zorbanın, gafilin değil…!
📅 3 Kasım 2023
🕰️ 20:00
2Yücel Erten & Mustafa Avkıran ile Söyleşi
Etkinlik ücretsizdir.
📅 4 Kasım 2023
🕰️ 15:00
📍 İnspera Sahne
3Kurbanlar Arasinda Almanlar Da Var (Tiyatro)
Bu bir oyun değil.
Daha doksanlı yılların sonunda ırkçı eylemlerine başlayan ve 2000 yılı itibarıyla on bir yıl boyunca Almanya’nın farklı yerlerinde cinayetler işleyen, bombalı saldırılar gerçekleştiren “NSU üçlüsünün” cani eylemleri 2011 Kasımında Uwe Mundlos ve Uwe Böhnhardt’ın bir banka soygunu sonrasında yakalanma ihtimalleri karşısında saklandıkları karavanda kendilerini öldürmeleri ve ardından Beate Zschäpe’nin oturduğu binayı yakıp sonrasında teslim olmasıyla son buldu. Son bulan onların üç kişilik hikayeleri gibi görünse de Almanya genelinde onlara yardım ve yataklık edenler ceza almadan ırkçı eylemlerine devam etmekte, ırkçı görüşlerini yaymakta. Bu gösteride, işlenen cinayetler tek tek ele alınırken bu cinayetlerin arka planları, Alman emniyet kurumlarının basiretsizliği, kurumların yer yer bilerek ve isteyerek delil oluşturabilecek öğeleri yok etmesi, faillerin “Alman” olma ihtimalini en başından beri yok sayarak Türk mafyası üzerinde yoğunlaşması, kurbanların yakınlarının “şüpheli” sıfatıyla maruz kaldığı şiddet gözler önüne seriliyor. Ve en sonunda günümüze değin süren ırkçı eylemlerin kurbanlarının isimleri anılarak işlenen her cinayetin ardından faillerin bir örgütten bağımsız birer suçlu olarak ele alınmaları anlayışının devam ettiği ortaya konuyor ve var olan kurumsal ırkçılığa, ayrımcılığa bir kez daha – bu kez sanatın diliyle – hayır deniyor.
📅 4 Kasım 2023
🕰️ 20:00
📍 İnspera Ana Sahne
4Daphnis Kokkinos & Koza Tamdoğan (Söyleşi)
Etkinlik ücretsizdir
📅 5 Kasım 2023
🕰️ 15:00
📍 İnspera Sahne
5Mavi Sürgün (Tiyatro Okuması)
STS Bodrum gemisi, festivalin yüzer sahnesi!
Cumhuriyetin 100. yılında Cumhuriyet tarihinin ilk okul gemisi ile BODRUM Sahneye çıkıyor. Bodrum Uluslararası Tiyatro Festivali’nin yüzen sahnesi STS Bodrum, Cevat Şakir’in Mavi Sürgün’ü ile Festival boyunca gün batımına yelken açıyor.
Sudaki duruşuyla gittiği her ülkede dikkatleri üzerine çeken ve yapım öyküsüyle emsal teşkil eden STS Bodrum, Uluslararası pek çok yarışmada onlarca ödül almış, Cumhuriyet tarihinin ilk ve tek okul gemisi. 10 Ekim 1999’da Yücel Köyağasıoğlu tasarımı ile Ahmet Dinç Yolmaz Aslan tarafından inşasına başlanmış 2001 de suya inmiş.
5-11 Kasım boyunca her akşam gün batımına doğru demir alacak olan gemideki 30 şanslı izleyici Mavi Sürgün’de her akşam bu deneyimin parçası olacak. Seyirciyi sanatçı Jehan Barbur ve gitarı ile Özkan Demir karşılayacak. Yelkenler açılıp derin sularda gün batımına yola çıkıldığında her akşam farklı tiyatro sanatçıları Halikarnas Balıkçısı okuyacak. Gün ile birlikte okumalar da sona ererken, çeşitli ikramlar ve Jehan Barbur’un muhteşem sesi ve şarkıları ile bu sefer karaya doğru yol alınacak…
Aralarında Aslı Kobanbay, Berna Laçin, Derya Alabora, Deniz Çakır, Esra Akkaya, Gülbin Yeşil, Kaan Çakır, Kaya Akkaya, Kerem Kobanbay, Koray Şahinbaş, Mustafa Alabora ve Yonca Şahinbaş’ın olduğu bu sürprizli deneyimde yerinizi almak için acele edin.
📅 5 Kasım 11- Kasım 2023
🕰️ 17:30
📍 STS Bodrum
6Tut Bırak (Tiyatro)
Farklı sınıf, kültür ve çevreden kadınların dilinden monologlar… Deniz Kaptan’ın Kadın Hikâyeleri kitabından seçilen monologlar, sahnedeki kadın oyuncunun kimliğini de içine katarak tek bir bedende birleşiyor. Sözcükler,dans ve enstalasyonla iç içe geçiyor, kadınların hikâyelerinden performatif bir alan ve eylem yaratılıyor. Yalnızca tanımadığınız insanlarla paylaşılan sır türünden hikâyeler bunlar. Her hikâyede patlamaya hazır, kaynamakta olan bir şeyler var. Oyuncu sona doğru tamamen bağımsız olacağı boş bir alana doğru yolculuk ediyor. Oyun, boşluktaki malzemeyi tamamen bir enstalasyon alanına, performans da dansa dönüştürmekten kaçınmıyor.
📅 5 Kasım 2023
🕰️ 18:00
📍 İnspera Ana Sahne
7Ashura (Tiyatro)
Adı insanlık tarihi kadar eski Ashura; yüzlerce yıldır, Anadolu toprakları üzerinde “homojen” bir toplum yaratma adına oradan oraya savrulan, zorunlu olarak göç ettirilen insanları, dilleri, dinleri sürgünlerin göç yollarını, göç yollarında söylenen şarkılarla anlatıyor. 13 dilde söylenen 26 göç şarkısıyla, geçmişleri ile gelecekleri arasında sıkışıp kalan insanlar ayrılıklarını, çatışmalarını, yalnızlıklarını, bahtsızlıklarını ve pişirdikleri aşureyi seyirci ile paylaşmaya devam ediyor.
Üç büyük dinde pekçok karşılığı olan ashura, hicri yıl takvimine göre Muharrem ayının onuncu günüdür. Bizim için ashura ise, yüzlerce yıldır yok edilen “ötekiler” için bir taziyedir. ashura, üç semavi dine ait şarkıların metnini oluşturduğu, zorunlu göç, kimlik, aidiyet, dil, dilsizlik gibi kavramları sorguluyan, müzisyen, şarkıcı ve oyuncuların birlikte yer aldığı bir müzik-tiyatro gösterisidir. İlk gösterimini 2004 yılında 14. Uluslararası İstanbul Tiyatro Festivali’nde gerçekleştiren ashura, yurt dışında önemli festivallerde oynamış; seyirci ve eleştirmenler tarafından olağanüstü bir ilgi ile karşılanmıştır.
📅 5 Kasım 2023
🕰️ 20:00
📍 Bodrum Kalesi Kuzey Hendeği
8Ben Uçarım Gökler Uçar (Müzik)
Anadolu Elektro Folk
Anadolu müziğini saykodelik ve folk acid tarzıyla birleştiren, “Modern Zaman Aşığı” multi-enstrümantalist CEM YILDIZ, şamanik performansı ile 5 Kasım Pazar, Bodrum Uluslararası Tiyatro Festivali’nde.
“Modern Zaman Aşığı” olarak nitelenen Cem Yıldız, ilk müzik eğitimini İstanbul Teknik Üniversitesi Devlet Konservatuarı’nda aldı. Alevi deyişlerinden oluşan HÜ albümünün proje tasarımı ve prodüktörlüğünü üstlendi. Orient Expressions ve İnsanlar grubunda imza attığı karakteristik sound ayrıca, birçok dizi / film için yaptığı müzikler ile de büyük beğeni kazandı.
Solo çalışmaları ve uluslararası hit olan Acid Arab işbirliği ile geniş bir kariyere sahip CEM YILDIZ, Montreux Jazz Festivali’nden, Sonar Barcelona’ya kadar dünyaca ünlü birçok elektronik müzik festivalinde de sahne almıştır.
📅 Belirtilmedi
🕰️ Belirtilmedi
📍 İnspera Mini Sahne
9Biz (Dans, Müzik)
50 dk
Kim insan sayılır? Kimin yaşamı yaşam sayılır? Hadi yüzleşelim. Birbirimiz tarafından çözülürüz.
Çağdaş dansın ve canlı müziğin buluştuğu “BİZ”, ilham kaynağını bir yandan Anadolu ezoterizminden diğer yandan çağdaş felsefeden alıyor, “çoklukta birlik”, “empati”, “evrensel etik” kavramlarını sorguluyor.
“Kim insan sayılır? Kimin yaşamı yaşam sayılır? Son olarak da, bir yaşamı yası tutulabilir kılan nedir? Tarihlerimiz ve bulunduğumuz yerler arasındaki farklara rağmen, bir “biz”den bahsetmek sanırım mümkün; zira birisini yitirmiş olmanın ne demek olduğuna dair hepimizin bir fikri vardır… Hadi yüzleşelim”. Judith Butler, Kırılgan Hayat.
Performans alanındaki üç dansçı, fiziksel teması kaybetmedikleri üçlü hareket formları, ikili eylem diyalogları ve bir başlarına kaldıkları anların içinden geçerek dayanışma ve çatışma, şefkat ve şiddet, güç ve kırılganlık, varlık ve yokluk hattında yollarını bulmaya çalışıyorlar. Bedenleri ve duygu bellekleri üzerinde çalışıp çoklukta birliği arıyorlar.
Cem Yıldız bilgisayar ortamında canlı olarak dönüştürdüğü vokali ve bağlamasıyla eserin elektro-akustik ses evrenini yaratıyor; “cem”i yürütüyor, ses ve nefes oluyor…
* “BİZ”, İstanbul Devlet Opera ve Balesi – Modern Dans Topluluğu İstanbul (MDTist) için üretilmiştir ve MDTist’in repertuarındadır.
📅 6 Kasım 2023
🕰️ 20:00
📍 İnspera Ana Sahne
10Gılgamış (Tiyatro)
Bilinen metinleri farklı bir sahne tasarımı ve estetiği ile mekâna taşıyan Mesut Arslan, Gılgamış Destanı ile sahnede büyüleyici bir dünya yaratıyor ve çok dilli sahnelenen oyun, bilindik sahne kurallarını da ters yüz ediyor. Seyirciler oyun mekânında oyuncuların peşi sıra dolaşarak hikâyeye eşlik ediyor, kimi zaman kendilerini oyuncularla birlikte sahnede buluveriyor.
Mesut Arslan’ın sahnelemesinde “Gılgamış Destanı” bir taraftan iki kadın oyuncu ile seyirciye aktarılırken, oyunda yer alan saydam iki kutu içindeki iki seyirci de aynı hikâyeyi, bulundukları yerden tanık oldukları biçimiyle naklen kendi dinleyicilerine anlatıyor. Oyun hem dünden bugüne aktarılıyor hem de bugünün diliyle yeniden oluşturuluyor.
Teşekkürler de Vlaamse Gemeenschap, De Stad Antwerpen, Tax Shelter maatregel van de Belgische Federale Overheid en Gallop Tax Shelter’ın desteğiyle Türkçe versiyonu Zorlu PSM’nin katkılarıyla
📅 7 Kasım 2023
🕰️ 17:00, 21:00
📍 İnspera Ana Sahne
11Gelin Tanış Olalım (Tiyatro)
Türkülü Seyirlik
Gelin Tanış Olalım, bir Abdal hikâyesidir. Bugünden bir Abdal anlatır hikâyeyi… Bu hikâye, her şeyin ateş ve kül olduğu, rüzgarların külleri savurduğu, avuçlarımızın bomboş kaldığı bir kâbusun ortasında sıçrayıp uyandığımızda anlatıldı.
Türkülerin yollarından geçerek, ezgilerin izlerini sürerek,aşktan ve hayattan, ayrılıktan ve vuslattan, sıla ve gurbetten, haktan ve hakikatten, dağların başından, suların kıyısından, ekinlerin içinden geçerek anlatıldı bu hikâye… Tanışalım, bakışalım, konuşalım, gönülden söyleşelim diye. Türkü söyleyelim, salınalım, oynayalım diye… Kavilleşelim, yolda buluşalım, suyu ekmeği paylaşalım diye…
“Gelin Tanış Olalım” soluksuz izleyebileceğiniz, türkülere içten geldiği gibi eşlik edebileceğiniz toplu bir terapi, iç dünyanıza bir yolculuk vaad ediyor. Bu toprağın sesleri, sözleri, ezgileri eşliğinde içinizde çıkacağınız esrarengiz bir yolculuk bu… Fırat Tanış, bu yolculukta mihmanınız, kılavuzunuz olacak… Dostluğu, sevgiyi, arkadaşlığı, dünya hısımlığını yeniden gündeme getirecek, ayrılığı gayrılığı silecek bir hikaye…
Dosttan dostlara… Dostça…
Fırat Tanış’ın olağanüstü performansıyla canlanan ezgiler ve sözler dünyası sizi oyun boyunca içine çekiyor…
📅 7 Kasım 2023
🕰️ 20:00
📍 Bodrum Kalesi Kuzey Hendeği
12Misket (Tiyatro)
Gökkuşağını sığdırmışlar bu küçücük şeyin içine, baksana Güneş’te nasıl da parlıyor?
…
Âlem demek; eğlence demek! Eğlence demek; Misket demek!
Misket demek?
Her şey demek! Ben, sen, biz demek!
Ersin ve Deniz demek!
Kıvrak mı kıvrak, azıcık da işveli ama bir o kadar kederli
Ersin ve Deniz’in ıslık çalacakken, çığlık atılmasından korktukları,
Ankara’nın isinde ve pusunda birbirlerini sobelerken,
Hoyrat bakışlarla büyütülemeyen çocukluklarını,
Darbukadan, terden, kokudan, zilden, çıngıraktan,
Eğlenceden ve askerlikten sonra
Sevgiyle, aşkla, dostlukla büyütmelerinin hikayesi…
…
O ne?
Oje… Ablam sürdü!
Niye?
Tırnaklarımı yemeyeyim diye!
Sen niye tırnaklarını yiyorsun ki?
Yemedim ki!
📅 8 Kasım 2023
🕰️ 20:00
📍 İnspera Ana Sahne
13Efsane Hanımlar “Sema Moritz” (Müzik)
Sema Moritz, ‘Efsane Hanımlar’ konseriyle 1895-1940 arasında İstanbul’da sahne alan kadın sanatçıların unutulmaz eserlerini seslendiriyor. ‘EKHO’ albümlerinden özel bir seçki sunarak geçmişin büyülü seslerini günümüze taşıyor.
Moritz, bu kadınlar için şunları söylüyor: ‘Bu şarkılar beni içlerine çeken, beni unutma diyen şarkılardır. Kimi zaman kırılgan, kimi zaman neşeli… Ve bilirsiniz ki bu sesler öyle bitip tükenecek gibi değildir… Ve bilirim ki onların yankısıyım artık… Yani ekho’yum ben…’
Bu konser, müziğin yanı sıra teknolojinin ve yaratıcılığın da büyüsünü sunuyor. Holografik performanslar ve projection mapping teknolojisi, izleyicilere görsel ve işitsel bir şölen yaşatıyor.
Gelenekselin ötesine geçen bu konser deneyimini kaçırmayın. Müziğin ve teknolojinin muhteşem bir birleşimini deneyimlerken, geçmişin ve geleceğin aynı anda nasıl bir araya geldiğine tanıklık edeceksiniz.
Sema Moritz – solist
Tayfun Balarısı – piyano
Selen Kesova – keman, vokal
Salih Yeniev – bas gitar
Uğurcan Mamuzlu – davul
Reo-tek: Görüntü tasarım ve uygulama
📅 Belirtilmedi
🕰️ Belirtilmedi
📍 Belirtilmedi
14Hakikat Elbet Birgün (Tiyatro)
Bütün normallerin değiştiği, değerlerin alt üst olduğu ‘uzak’ bir ülke. Kargalar, fareler sokakları istila etmiş, şairler, yazarlar mazgallara hapsolmuş. Bir genç, doğum gününde, doğduğu evin
sokağında gözaltına alınır. Sebebi bilinmez ve bilinmeyecektir. Karanlık bir masalın içindedir artık, boynuna, göğsüne ve sırtına üç darbe alır ve artık sokaktadır. Ülkede bu ‘halk düşmanını yakalamak için seferberlik ilan edilir. Televizyonlar, kargalar, fareler, ayılar ve insanlar… Herkes bu sarı T-shirt’lü gencin peşindedir. Ülke genelinde sarı yasaklanır. Hayat durma noktasına gelir ve son olarak artık güneş doğmayacaktır.
Hakikat Elbet Bir Gün, yaralı bir masumun, bir gün hepimizin cebinden çıkması muhtemel o son
mektubunun hikayesidir. Distopik bir masal, güneşin bir gün mutlak doğacağına, hakikatin elbet bir gün ortaya çıkacağına inananların isyanı. Bir yıllık bir adalet arayışı.
📅 9 Kasım 2023
🕰️ 20:00
📍 İnspera Ana Sahne
15Aranjmanlar “Öyküleriyle Şarkılar (Müzik)
İngilizce, Fransızca, İspanyolca, İtalyanca, Yunanca ve daha birçok dildeki orjinalleriyle birlikte, üzerine Türkçe söz yazılan yabancı şarkılarla nostaljik bir yolculuk.
📅 Belirtilmedi
🕰️ Belirtilmedi
📍 Belirtilmedi
16Şarkıların Cumhuriyeti (Müzik)
BOTIF – Şarkıların Cumhuriyeti – Dilek Türkan&Oğuzhan Balcı ve Muğla Büyükşehir Bld. Kent Orkestrası
*Etkinlik ücretsizdir.
Dilek Türkan’ın eşsiz yorumu ve Oğuzhan Balcı’nın yepyeni düzenlemeleri ile bir döneme damgasını vuran unutulmaz şarkılar, Muğla Büyükşehir Belediyesi Kent Orkestrası eşliğinde bizleri Cumhuriyet döneminin ilk yıllarından bugüne uzanan bir yolculuğa çıkaracak.
Konser bir köşkün salonunda başlayacak. Bu bölümde Dilek Türkan Atatürk’ün huzurunda dönemin önemli icracıları tarafından seslendirilmiş Atamızın dinlemeye doyamadığı eserleri Serkan Mesut Halili, Derya Türkan ve Enver Mete Aslan ile icra edecek.
Mustafa Kemal Atatürk’ün hayali ile sahne, bu köşkün salonundan senfonik orkestra ile ulusal müziklerimizin seslendirileceği büyük bir konser salonuna dönüşecek. Bu bölümde, klasik dönem sonrasında özellikle Cumhuriyet döneminde gün yüzüne çıkmış Türk müziği hazinelerini ve Cumhuriyet tarihi boyunca hafızalara kazınan çeşitli formlardaki unutulmaz eserleri dinleyeceğiz.
📅 Belirtilmedi
🕰️ Belirtilmedi
📍 Belirtilmedi
17Istırap Korosu (Tiyatro)
Ölüm yok şarkılar var
Ölüm yok rüyalar var
İstanbul’un seslerini, genç ve yaşlı kadınların içlerinden geçirdiklerini, oradan oraya savrulan gençlerin kırgın ve öfkeli hallerini sahneye taşıyan Murat Mahmutyazıcıoğlu, bu kez bir “apartman hikayesi” anlatıyor.
Kendi halinde, “huzurlu” bir aile apartmanından, başka deyişle “memleket insanları”ndan gelen sesler duyacağız bu kez. Topluluğun önceki yapımlarından aşina olduğumuz “bam” sesleri bir apartmanın katlarına yayılarak çalınacak kulağımıza. Dikkatli izleyicilerden kaçmayacak detaylarıyla, iki kişilik ancak çok sesli bir oyun Istırap Korosu. Dip dibe evlerinde, birbirlerine fersah fersah uzak yaşamlar süren komşuların içlerinden geçen ve dışlarına taşan bağırışlar; çarpan kapılar, titreyen pencereler, parçalanan kalpler, tepinen çocuklar…
Kadın, erkek, genç, yaşlı, evli, bekar, çocuk ve köpek, kısaca bütün karakterleri sırtlanan oyuncular, oyuna yayılan tüm ses ve efektleri üstleniyor. Karakterlerin kah kimselere sezdirmeden çektikleri, kah yeri göğü inleterek ilan ettikleri “ızdırapları”, oyunu açılıştan finale hareketli kılan ritmik bir akışın içine yerleşiyor.
BAMİstanbul, gücünü bir kez daha metinden ve oyuncuların performansından alarak, şehrin bir köşesine odaklanıp, çaktırmadan kocaman bir memleket hikayesi anlatıyor.
📅 11 Kasım 2023
🕰️ 20:00
📍 İnspera Ana Sahne
18“Das Cabaret” Nuri Harun Ateş (Müzik)
Das Cabaret; sistem eleştirisinin, düzene karşı çıkışın, yaratıcılık, zekâ, mizah ve biraz da küstahlıkla yoğrulduğu, müzikli bir tiyatro türü ve interaktif bir konser performansıdır.
Vokal: Nuri Harun Ateş Piyano: Can Barış Özbilgin Müzik Tasarım Nuri Harun Ateş
Yapım Koordinatörü: Didem Memikoğlu
📅 Belirtilmedi
🕰️ Belirtilmedi
📍 Belirtilmedi
19İstanbul’dan Mektup(Müzik)
Bu albümü oluşturmak bir ömür boyu hayalimdi. Yıllar süren dostluk ve işbirliğinin ardından nihayet düetimizi kaydetmeyi başardık. Bir eser olarak Soundplaces, sevdiğimiz müzik geleneklerinin seslerini ve ziyaret ettiğimiz yerlerin seslerini sanal olarak keşfettiğimiz, itirafçı ve yaratıcı bir diyalogdur. Bu albümde coğrafi, tarihi ve kişisel iç yolculuklarımızın interaktif bir anlatımını yaratıyoruz.
Enstrümanımızın anası ve üreme alanı olan İstanbul’dan başlayarak, üstün sanat müziği makamına kadar Midilli Adası’na ve İzmir’in Rebetiko şehrine gidiyoruz. Oradan Kiklad Adaları’na ve Mevlevi dervişlerinin yurdu olan Konya’ya, oradan da Erdek’teki Marmara Denizi’ne dönüyoruz. Sonunda bu kez taverna dansları için İstanbul’a dönüyoruz ve ardından bu albümün kaydedildiği yere, Belçika’nın Fernelmont kentindeki Saint-Remi Kilisesi’ne gidiyoruz.
📅 12 Kasım 2023
🕰️ 21:30
📍 İnspera Mini Sahne
20Beyaz (Çağdaş Dans)
BLANC (BEYAZ), trans (hipnoz) ve dönüşüm üzerine bir araştırmaya dayanmaktadır. Tıpkı beyaz rengin diğer tüm renklerden oluştuğu gibi, beğenin çevresinin katmanlarını soyarak, bireyi oluşturan çok sayıda yüzeyi ortaya çıkarmaya çalışır. Derinin değişimi, şaman figürü. Beden, enerji ve imgelerin akışlarıyla geçilir. Bir yandan materyal ve sınırlıdır, diğer yandan ütopik, çoklu ve sonsuzdur. Gerçeklikten kurguya, şu andan hayale, rasyonelden irrasyonale kadar uzanan bir süreklilik katmanları arasında hareket eder.
📅 13 Kasım 2023
🕰️ 20:00
📍 İnspera Ana Sahne
21Hasret (Müzik, Tiyatro)
“Hasret” Müzikali, 30 yıl önce aydınların, sanatçıların, çocukların ve kadınların; Madımak Otelinde yakıldığı katliamda katledilen, ozan Hasret Gültekin’i anlatır. Henüz 22 yaşındaki Hasret Gültekin; genç ömrüne, bin ömrü sığdırıp parlayan bir aydın müzisyenken, o yangında yarım bırakılmış bir hayat.
Yaşasaydı…
Şirin Aktemur’un yazıp yönettiği bu oyun Hasret Gültekin’le bir buluşma. Hasret Gültekin’in gittiği yerden sevdikleriyle, memleketiyle, bağlamasıyla, türküleriyle buluşması. Ozanı sahnede canlandıran sanatçı ise yine aynı geleneğin bugünkü temsilcilerinden bir müzisyen Deniz Türkan.
Bu oyun, bugün hala süren dünyanın yangınına bir ses-soluk.
📅 14 Kasım 2023
🕰️ 20:00
📍 İnspera Ana Sahne
22Sorularımdan Korkmayın, Ben Sadece Bir Dramaturgum (Sunum, Performans)
Soru bir form. Aynı senin gibi, aynı benim gibi. Hepimiz yegâne, biricik formlarız. Soru kendi anlam potansiyelimizi yansıttığımız, oluşluluğumuzun gizemini çözmeye çalıştığımız bir yer, bir fikir, bir ilişki sunuyor. Soru yoluyla bunları araştırıyorum, fark etmeye çalışıyorum. Ne olursa olsun buna devam edebiliyor olmak, yapabiliyor olmaya çalışmak, olduğu kadar.
Dramaturji, tiyatro, dans, beden ve hareket alanlarında dramaturg, araştırmacı, oyuncu ve eğitmen çehreleri ile çalışmalarını sürdüren Evren Erbatur, bu alanlardaki deneyimini ve konumunu ele aldığı bir performatif sunum ile karşınızda. Erbatur’a göre dramaturji sadece sanatta değil, hemen her konuda “anlamın nasıl örüldüğünü” merak eder. Burada da ana hatları belirlenmiş bir kurgu, icra anında meydana çıkan ve çıkarılması teşvik edilen fikir, durum ve somut malzemelerle harmanlanır, seyirci ile daimi bir etkileşim kurarak, anlam üstüne bir oyun oynar. “Yaşam koreografisi”nin izini süren icracı, her performansı ayrı bir versiyon olarak yeniden ele alır ve her birinde ön planda tuttuğu bir konu belirler. Artık katılımcıya dönüşmüş olan seyirci ile birlikte sorar, yanıtlar, konuşur, hareket eder, duyar, dinler, çokça güler ve kendiliğindenliğin tadını çıkarır. Süreçteki yaratıcı çaba, hayata karşı nüktedan bir duruş olarak izlenebilir.
📅 15 Kasım 2023
🕰️ 18:00
📍 İnspera Mini Sahne
23Hayal Satıcısı (Tiyatro)
“Önce istediğine kendin inanacaksın, sonra başkalarını inandıracaksın, inanmayanların da kafasını kıracaksın” – Odun kral
Bir fal kahvesi, iki yaşam arasına sıkışıp kalmış bir kadın, gelenler-gidenler, içinde bulunduğu cendereden çıkamayanlar… Hayal Satıcısı, gerçek bir yaşam hikayesinden yola çıkarak kadınlığın ezberlenmiş söylemlerine ayna tutar. Hapsoldukları bu dünyadan çıkışı engelleyen görme biçimini, özellikle de eril dili ve yarattığı körlüğü sorgulatma çabasındadır. Oyunda da söylendiği gibi “Erkek dediğin katil olur olmasına ama kurban olamaz asla.”
📅 16 Kasım 2023
🕰️ 20:00
📍 İnspera Ana Sahne
24Emre Kınay ve Çiğdem Gürel Kapanış Partisi
Emre Kınay ve Çiğdem Gürel Kapanış Partisi
📅 16 Kasım 2023
🕰️ 21:00
📍 İnspera Ana Sahne
Editörün notu: Festivalde gerçekleştirilecek etkinlikleri, tiyatro oyunlarını ve söyleşileri festivalin resmi sitesinden ve sosyal medyadan derledik. Programda oluşabilecek değişiklikleri daha hızlı takip etmek için lütfen festivalin resmi hesaplarını takipte kalınız.
Çok güzel gidiyor bence