Ayak Bacak Fabrikası, 1963 yılında Sermet Çağan tarafından kaleme alınmış olan iki perdelik trajikomik türdeki oyun. Günümüzde hala güncelliğini korumakta olup Eskişehir Şehir Tiyatroları’nın yeni dönem oyunlarından birisidir. Yıllar önce başka, amatör bir tiyatro ekibinin Ayak Bacak Fabrikası yorumunu izlemiş biri olarak oyunun nasıl ele alındığını çok merak ederek gittim izlemeye. Yıllardır Eskişehir’de düzenli bir tiyatro izleyicisi olduğumdan oyunda rol alacak olan kadroyu, kullanılacak rejileri, dekor ve kostümleri de görmek için sabırsızlanıyordum. Nitekim beklediklerimi de buldum. Prömiyerden bir gün önce yapılan seyircili provaya gitme şansı buldum ve oyunu en önden izledim.
Oyunun hemen her sahnesinde değişen boyama ışıkları, şarkılar esnasında yanıp sönen genel ışıklar ve birçok rejiyi destekler nitelikte kullanılan lokal ışıklar abartıya kaçmadan atmosfer oluşturmayı başarmıştı. Oyun, metni gereği ikinci perdede daha akıcı ve heyecanlı bir hale gelse de ilk perdede de karakterlerin tanıtılması, farklı bir atmosferin oluşturulması ve seyircilerin dahil edilmesi yönünden övgüyü hak ediyor. Oyunculuklardaki abartı tam dozunda ve ilgiyi odakta tutacak şekildeydi. Oyun süresince bazı karakterlerin değişen postür ve sesleri de fark edilen nüanslardandı. Oyuncuların enerjisi oyun içerisinde yükseldi ama seyircili prova olduğundan alışma süreci olarak değerlendirdim.
Perde açılır açılmaz müzik eşliğinde sahneye giren oyuncular hareketli ve enerjik şekilde bizlere neler olacağının ipuçlarını veriyordu. En önde oturduğum halde ilk birkaç şarkıda sözleri yakalamak biraz zor oldu. İki perde boyunca irili ufaklı birçok müzik parçası eklenen oyunda ekip tüm şarkıları canlı şekilde seslendiriyorlardı aynı şekilde oldukça hareketli ve oyuna hizmet eden dans koreografileri ile seyircileri oturdukları koltuklardan oyunun içerisine başarılı şekilde alıyorlardı. Bununla birlikte oyunu açık biçim oynamayı tercih eden ekip hareket ettirilebilen dekorları ve birçok sahnede değişen kostümleriyle güzel detayları oyuna dahil ediyorlardı. Bu sayede oyun tekdüzelikten kurtuluyordu. Oyun metni gereği bilinmeyen bir köyde geçtiği için bazı karakterlerin kostümlerini daha grotesk görmek isterdim, aynı şekilde dekorlar da abartıya kaçmadan sade ama etkili şekilde kullanılıyordu.
Oyunun en akılda kalıcı karakterlerinden olan Öküz; tüm olanları, olayların perde arkasını vatandaşlara ve seyircilere açık bir dille hatta bazen dobra şekilde anlatmaya çalışan kişi. Derebeyleri; her türlü durumda, olanları kendi lehlerine çevirmeyi başaran duruma göre polis, yargıç ve hatta politikacı rolü yapan düzenbazlar. Bunların yanı sıra tarafsız halk ve derebeyleri tarafından yönetilen Papaz Efendi, Yüce Şef ve yeni yönetimi de saymadan geçmek haksızlık olur.
“Kutsal” kavramını ve bu kavramla sömürülen halkı ustaca anlatan eseri oyunculukların başarısı da taçlandırmış diyebilirim. Kutsal balıklara inanan, buğday ektikleri halde kara tohum yemek zorunda kalan halk en sonunda elden ayaktan kesilerek iş görmez hale gelirler, bu durum derebeyleri için başka bir yolun kapısını açar. İsyan eden ve ayaklanan halk yönetimi devirir ama derebeyleri yeni yöneticiyi de kısa sürede kukla haline getirmeyi başarırlar ve diğer ülkelerden yardım amaçlı gönderilen ayak bacakları sanki kendi kurdukları “Ayak Bacak Fabrikası”nda yapmışlar gibi halka arz ederler.
Politikanın ve yöneticilerin iki yüzlülüğünün, kolay kandırılan halkın eleştirel bir şekilde gösterildiği oyunda günümüzde de pay çıkartmamız gereken çok detay mevcut. İnandıkları kutsal balıkları beslemek uğruna kendi buğdaylarından ve sonunda yaşam haklarından mahrum kalan halk, onları sömürmeye doyamayan yönetim ve gerçekleri bağıra bağıra anlatmaya çalışsa da kulak asılmayan Öküz size neleri ifade ediyor?
Sanatseverlerin yeni sezon programını merakla beklediği Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları, 2023-2024 tiyatro sezonunun açılışını Sermet Çağan’ın “Ayak Bacak Fabrikası” adlı oyunu ile yapacak.
Yeni sezona Ekim ayında yeni projeler ile başlamak için çalışmalarını yoğun bir tempo ile sürdüren şehir tiyatrolarının “Ayak Bacak Fabrikası” adlı oyununun yönetmenliğini İstanbul Devlet Tiyatrosu sanatçısı oyuncu ve yönetmen Murat Karasu üstleniyor.
Sanatsal bakış açısı ile Türk Tiyatrosunda özel bir yere sahip olan değerli yazar Sermet Çağan’ın kaleme aldığı ve insanlık tarihi boyunca ezenlerin, ezilenler üzerinde kurduğu otorite, baskı ve kandırmacanın değişmediğini vurgulayan oyun, bilinmeyen bir ülkede geçiyor ve aslında çok iyi bilinen bir konuyu, çarpıcı bir anlatımla ele alıyor.
Dekor tasarımını Devlet Tiyatrosunun usta tasarımcısı Ethem Özbora’nın, kostüm tasarımını Tülay Kale’nin ve ışık tasarımını Mustafa Kala’nın gerçekleştireceği oyunun müzikleri ise Orhan Enes Kuzu’nun imzasını taşıyor.
İlk kez sahnelendiği 1960’lı yıllarda, ülke çapında ses getirerek seyirci rekorları kıran ödüllü oyun “Ayak Bacak Fabrikası”, Ekim ayının ilk haftasında sezonun ilk oyunu olarak sahnelenecek ve sezon boyunca Eskişehir izleyicisi ile buluşmaya devam edecek.
Oyunun Künyesi Yazan: Sermet ÇAĞAN Yöneten: Murat KARASU Dekor Tasarım: Ethem ÖZBORA Kostüm Tasarım: Tülay KALE Işık Tasarım: Mustafa KALA Müzik: Orhan ENES KUZU Koreograf: Filiz SIZANLI Dramaturg: Sibel ARICAN OYNAYANLAR Ali EYİDOĞAN, Hakkı KUŞ, Ecren CAN SERİM, Korel CEZAYİRLİ, Zafer ERGÜL, Başak BORAN OKSAL, Mustafa KILIKÇI, Özlem BOYACI, Serhat ONBUL, Nigar BERKTİN, Ceyda ÇINAR ONBUL, Onur BİRGİ, Ahmet BARUT, Kutan GÖKKAYA, Sinan AKTEZCAN, Emel ALNADY Topluluk: Eskişehir Şehir Tiyatroları Tür: Komedi Seanslar Afiş