Fadime Şahindal’ın hikayesi: 1982 yılında Fadime Şahindal’ın ailesi henüz 7 yaşındayken Kahramanmaraş’tan İsveç’e göç eder. Şahindal 1996 yılına bir bilgisayar kursunda İsveçli bir genç ile tanışıp aşık olunca ailesini terk eder ve başka bir şehre yerleşirler. Ancak abisi onları bulur ve Fadime’yi tehdit eder, Fadime polise şikayet eder, İsveç Polisi hiç karşılaşmadıkları böyle bir duruma inanmaz. Ancak Fadime’nin basını ikna etmesi sonucu Fadime İsveç otoritelerinden destek alır ve baba ve abisine karşı açtığı davayı kazanır. Fadime, erkek arkadaşı ile yaşamaya başlar ancak bir ay sonra 1998 haziran ayında erkek arkadaşı bir trafik kazasında ölür ve Fadime’nin ailesinin de yaşadığı Uppsala şehir mezarlığına gömülür. Kürt asıllı bir İsveç parlamenterin arabuluculuğuyla baba, Fadime’nin Uppsala’ya gelmemesi şartıyla onu takipten vazgeçer.
Fadime 21 ocak 2002 tarihinde 26 yaşındayken bir sivil toplum kuruluşunda 6 ay çalışmak üzere Kenya’ya gitmesine bir hafta kala gittiği Uppsla şehrinde annesi ve kız kardeşleriyle gizlice vedalaştığı sırada babası tarafından öldürülür. İsveç Temyiz Mahkemesi, İsveç’in ilk namus cinayetini işleyen evlat katili Rahmi Şahindal’a ömür boyu ceza verir. Mahkeme tarafından 2015 yılında cezası 24 yıla indirilen Rahmi Şahindal, cezanın 3’te 2’sini çektiği için 28 Ağustos’ta 2028 de serbest bırakılır.
Bu hikayeyi yazmamın nedeni maalesef bizlere çok tanıdık gelen bir aile içinde işlenen bir cinayetin anlatılması, ancak beni en çok şaşırtan İsveçli olmayan İsveçlilerin kahramanı olduğu İsveç toplumuna çok yabancı bu trajedinin “namus cinayeti” kültürüne uzak 1984 doğumlu İsveçli yazar BJÖRN BOSTRÖM tarafından çok başarılı kurgulanması. Kurgulanması diyorum zira yazar cinayeti babaya değil kız kardeşini her şeyden çok seven ağabeye işletmiş. Ve ben oyundan çıkarken kurbana üzüldüğüm kadar töre kurbanı abiye de üzülüyordum.
Dördüncü Ay oyununun dünya prömiyeri aralık 2007 de Stockholm deki The Odyssé Theater’da yapılmış ve Alejandro Vivanco’nun yönettiği oyunda iki kardeşi Anders Berg ve Tuvalisa Rangström canlandırmış.

Oyun Türkiye’de 2015-2016 sezonunda Konya Devlet Tiyatrosunda ve 2019-2020 sezonunda da Antalya Devlet Tiyatrosu tarafından sahnelenmiş. Şimdi ise Serhat Barış tarafından 2022 yılında kurulan Bi’iz Tiyatro tarafından sahneye taşınıyor. Şaziye Dağyapan’ın çevirdiği oyunun yönetmeni şimdiye kadar beğendiğim oyunlarda oyuncu olarak seyrettiğim Yarkın Ünsal, yazarın anlatmak istediği Ağabey’in ikilemini ve iki kardeşin ilişkilerini çok başarılı çözümlemiş genelde töre cinayetlerini özelde Fadime Şahindal’ın hikayesini sahneye taşımış, kız kardeş rolünde aynı rolü Konya Devlet Tiyatrosu oyununda da oynamış Esra Erdemir var, harika bir diksiyon, konuşmaları ile uyumlu yüz ve beden hareketleri ile oyunculuğunu çok beğendim, gelelim sevgili Serhat Barış’a; hem sevgi hem nefret dolu, törenin baskısı ile kardeş sevgisi arasında sıkışmış bir abiyi çok inandırıcı canlandırdı ancak zaman zaman bu baskıyı hep bağırmadan da aktarsa diye düşündüğüm oldu.
Oyunu sahneye taşıyan ekipte yer alan dramaturg İdil İdiman, dekor ve kostüm tasarımı Selenay Fidan, ışık tasarımı Alev Topal, hareket tasarımı Orçun Okurgan, ve müzikte Özge Arslan,Ekin Eti ikilisini emekleri dolayısıyla kutluyorum.




Oyunun Künyesi Yazan: Björn Boström Çeviren: Şaziye Dağyapan Yöneten: Yarkın Ünsal Oyuncular: Esra Erdemir ,Serhat Barış Dramaturg: Eylül İdiman Danışman: Psikolog Dr. Duygu Buğa Müzik: Özge Arslan – Ekin Eti Dekor ve Kostüm Tasarım: Selenay Fidan Işık Tasarım: Alev Topal Hareket Tasarım: Orçun Okurgan Afiş Tasarım: Alpgiray Kelem Reji Asistanı: Ceren Çiçek Işık Kumanda: Aslı Dinci – Ra Yavuz Teaser: Burak Alsancak Fotoğraflar: İsmet Ege Tonbul Seanslar Afiş