Bu akşam Eylül Sahne’de seyrettim oyunu ve oyun sonrası salondan dizlerim titreyerek çıktım, ağır ağır yürüyerek Halit Ağa’dan Cafer Ağa’ya geldim, evde iki bardak ile ancak sakinleştim ve yazıyorum şimdi: Ben, Cuma Boynukara ismini ilk defa 2021 yılında yazarın Van Devlet Tiyatrosu aleyhine açıp 10 yıl süren duruşmalar sonucu kazandığı davayı okurken duymuştum. Yazarın, Van’da izlediği “Mem ile Zîn” adlı oyunda izni alınmadan, Boynukara’nın kabul edemeyeceği değişiklikler yapılmış ve 10 yıl süren dava Yargıtay’ca yazar lehine sonuçlanmıştı.
2021 yılında Tiyatro İmge’nin yazarın “Ölüm Uykudaydı” isimli tek kişilik oyunu sahnelediğini okumuş ancak pandemi nedeni ile seyredememiştim. Zaten enterasandır, İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve BEKSAV’ın ortak organizasyonuyla Fatih’teki Emir Ali Kültür Merkezi’nde oynanacak olan “Ölüm Uykudaydı” adlı oyun, Fatih Kaymakamlığı tarafından “sanal tarama” neticesinde kamu güvenliği tarafından uygun bulunmadığı gerekçesi ile oyunun başlamasına 4 saat kala yasaklanmış. Bu hafta oyunun Eylül Sahne’de olduğunu öğrenince tüm programımı değiştirdim ve oyunu seyretmeye gittim. Cuma Boynukara’nın 2001 yılında yazdığı oyun aynı yıl Bizim Tiyatro tarafından sahnelenmiş.ve bu oyunu sahnelerken devamlı yasaklarla karşılaşmış
Ölüm Uykudaydı, bir Güney Amerika ülkesinde, dört aydının bir hapishane hücresinde verdikleri yaşam savaşını, işkenceye, baskılara karşı yürüttükleri ölüm orucu sürecini anlatıyor. Saatlerin, gündüzle gecelerin, mevsimlerin olmadığı daracık bir hücrede, insanlık onuru adına ve can pahasına gösterilen direncin trajik öyküsünün kahramanlarına; yazar, yabancı adlar koyarak bir ölçüde iktidarın boy hedefi olmaktan çıkmak istemiş ancak oyunun bütünü içinde dünyadaki tüm totaliter rejimlerde böyle olayların yaşanacağı ya da yaşanmakta olduğu pekiştirilmiş.
Oyunun yönetmeni Onurcan Çelebi’yi Rint Tiyatro’nun Korsan Çıkmazı oyununda oyuncu olarak seyretmiştim, anlatıcı Marucio Varella rolünde Ahmet Uçar’ı ilk defa seyrediyorum. Sahnede Çok ölçülü, abartısız samimi bir oyunculukla hücrede bir başına beş yıl kalan anlatıcı oluyor. Eline geçirdiği daha doğrusu tuvalet kağıdı yerine eline tutuşturulan küçük ve tarihsiz bir gazete parçasıyla dış dünyayı kurguluyor, yaşamına köprü yapıyor. Tutsağın ruh halini yansıtırken o kadar içten ki zaman zaman bir canlandırma değil de gerçekten yaşanmış bir olaya şahit oluyorum gibi geldi. Önce tek başına daha sonra hapishaneye gelen üç tutsağın birlikte verdikleri mücadele sırasında diğer kahramanları da canlandırıyor.
Tek tip giysiden başlayarak; dövme, diş sökme, vücudun çeşitli organlarına elektrik verme, cinsel taciz gibi şiddet ve işkence olaylarının verdiği gerilim, Başgardiyan Adolfo’nun sadist duygularını köpeği Bop aracılığıyla uygulatmasıyla doruk noktasına ulaşıyor ölüm orucuyla yaşadıklarını protesto eden tutsaklar teker teker uykudaki ölüme kavuşurlarken sağ kalan tek kişi anlatıcı oluyor. Bir seyirci olarak o işkenceleri dinlerken adete boğulmuş gibi hissettim ama kesinlikle iyi ki görmüşüm dediğim bir oyun oldu. Dikkatimi çekti, oyun tüm seyircileri de etklilemişti, zira oyun sonunda ancak Ahmet Uçar selam için eğildikten sonra seyirciler alkışa başladı.
Ölüm Uykudaydı Tiyatro İmgeÖlüm Uykudaydı Tiyatro İmgeÖlüm Uykudaydı Tiyatro İmgeÖlüm Uykudaydı Tiyatro İmgeÖlüm Uykudaydı Tiyatro İmge
Oyunun Künyesi
Yazan: Cuma BOYNUKARA
Yöneten: Onurcan ÇELEBİ
Oynayan: Ahmet UÇAR
Topluluk:Tiyatro İmge
Tür: Dram
SeanslarAfiş
Türkiye'nin saygın yönetmenlerinden Emin Alper, sinema dünyasındaki başarılarının ardından ilk kez tiyatro sahnesine adım atıyor. "Tepenin Ardı", "Abluka" ve "Kurak Günler" gibi çarpıcı filmlere...
2008 de basılan Veda-Esir Şehirde Bir Konak diğer romanlardan farklı; Ayşe Kulin, anneannesinin vefatından sonra onun kilit altında tuttuğu sandıklar dolusu Osmanlıca mektup, belge...
Doğaüstü olayların ve kişilerin dekorlar arasında gösterilmesi.
Çolpan İlhan
İstanbul Belediye Konservatuvarı'nda tiyatro bölümünü ve Devlet Güzel Sanatlar Akademisi resim bölümünden mezun oldu. Akademideki arkadaşları ile birlikte 'Akademi Tiyatrosu' adıyla bir tiyatro grubu kurdu ve oyunlar hazırladı. Şair Attilâ İlhan'ın kızkardeşi, sinema sanatçısı Sadri Alışık'ın eşi ve oyuncu Kerem Alışık'ın annesidir. 2014'te geçirdiği kalp krizi sonucu vefat etti.
Diegetik
Tiyatroda, edebiyatta yahut sinemada bir olayın, olayın kendisine tanıklık edilerek değil olayın anlatılarak öğrenildiği durumlar. Edebiyatta olayı bir anlatıcı vasıtasıyla okuyarak, tiyatroda ve sinemada genellikle sahnede duyarak öğrendiğimiz bilgiler.
Muhsin Ertuğrul
Türk tiyatrosunun batılı anlamda kurucusu olarak kabul edilen Muhsin Ertuğrul, sinema alanında da Türkiye'de ilk önemli katkıları gerçekleştirmiş; 1922-1939 yılları arasında Türkiye’de film yapan tek kişi olmuştur. Ailesi, sahneye çıkmasına karşı çıktığı için baba evinden ayrıldı ve tiyatro eğitimi için Paris'e gitti. Çağdaş Türk tiyatrosunun temelini atan ve geliştiren Muhsin Ertuğrul'a 23 Nisan 1979'da Ege Üniversitesi'nce fahri doktor payesi verildi. Sanatçı, ünvanını almak ve sanat yaşamının 70. yıl kutlamalarına katılmak üzere gittiği İzmir'de 29 Nisan günü kalp krizi sonucu hayatını yitirdi.
Fars (Farce)
Önceleri oyun araları gösterisi olarak sahnelenen ve sonrasında sanat yönü az kaba bir güldürü türüne dönen tiyatro.
Kabare
Toplum hayatında daha çok güncel olayların iğneleyici ve eleştirici bir şekilde ele alan oyunların oynandığı; şiirlerin ve şarkıların söylendiği tiyatro.
Prömiyer
Oyunun seyirci ile ilk buluşması.
Tragedya
Duyguları yaşatmak ve hissetirmek için acıma ve korku duyguları üzerine yazılmış tiyatro eseri, trajedi
Mimetik
Kelime anlamı olarak taklit etme ya da yankılanma olarak geçen mimetik, tiyatroda sahnede gördüğümüz içerikleri işaret eder. Yani şahit olduklarımızdır, sahnede oynanandır bir nevi. Örneğin yine aynı oyunda Puck'ın bahsi geçen çiçeği periler kraliçesi Titania'nın gözüne damlattığına şahit oluyoruz.
Oda Tiyatrosu
Seyirci sığası yüz kişi yada az olan minik tiyatro.
Revü
Oyundan önce gösterilen müzikli ve danslı oyun.
Darülbedayi
1914 yılında kurulan ve bugünkü İstanbul Şehir Tiyatrolarının eski adı.
Mizansen
Kelime manası sahnelemektir. Bir tiyatro metninin sahneye uygun olarak tasarlanması ve düzenlenmesidir.
Vodvil
Hareketli ve eğlenceli konulara dayanan hafif güldürü.
Entrik unsur
Yazılan eserin, okuyucuda merak uyandıracak şekilde olması
Cep Tiyatrosu
Sahnenin seyirciye çok yakın ilişkide olduğu az kişi alan tiyatrolara verilen ad.
Tuncel Kurtiz
Babası Selanik doğumlu bir Türk bürokratı, annesi ise Boşnaktır. Üniversitede kısa bir süre hukuk fakültesinde, daha sonra ise filoloji, felsefe, psikoloji ve sanat tarihi bölümlerinde okudu; ancak hiçbirinden mezun olmadı. İlk kez Dormen Tiyatrosu'nda oyunculuğa başlamış olan sanatçı, bir çok sinema filminde de rol almıştır. 48. Altın Portakal Film Festivali'nde 'Yaşam Boyu Onur Ödülü' aldı. Son yıllarda 'Ezel' adlı dizide oynayan sanatçı, 2013'te kalp krizi sonucu 77 yaşında hayata gözlerini yumdu.
Apar
Oyuncunun rol gereği seyircinin duyacağı biçimde ama öbür oyuncuların duymadığı var sayımla düşüncelerini söylemesi veya Oyuncunun doğrudan seyirciye dönerek konuşması.
Fuaye
Tiyatro aralarında oyuncuların ve seyircinin dinlenmesi için hazırlanmış yer.
Müjdat Gezen
Tiyatro, sinema ve dizi oyuncusu, şair ve eğitmen. Müjdat Gezen Sanat Merkezi'ni kurmuştur. Sahneye ilk kez Hırka-i Şerif İlköğretim Okulu'nda ilk piyesinde çıktı. Aynı yıl 'Doğan Kardeş' çocuk dergisinde şiirleri yayımlandı. Yine bu yıllarda İstanbul Radyosu Çocuk Kulübü'nde mikrofonla tanıştı. Müjdat Gezen aynı zamanda şair. 74 adet şiirden oluşan 'Şiirim Geldi Bırakın Beni' isimli bir albümü var. Albümde kendisiyle birlikte Savaş Dinçel, Mustafa Alabora, Perran Kutman, Ali Poyrazoğlu, Rutkay Aziz ve Sunay Akın gibi isimler yer alıyor.
Agon
Antik Yunan komedyasında düşünceleri birbirine karşıt olan iki oyun kişisinin tartışmaya girdiği bölüm.
Reji
Sinema, tiyatro, radyo ve televizyon oyunlarında ve programlarında oyunun sahnelenmesini organize eden sorumlu kişi(ler).
Tirat
Oyuncuların sahnede birbirine söylediği uzun sözler, oyuncunun uzun ve kesintisiz konuşması.
Haldun Dormen
Sahneye ilk defa Galatasaray Lisesi’nde ortaokul öğrencisi iken çıktı. Robert Koleji'nden mezun oldu. Küçük yaşlarda geçirdiği bir kaza sonucu sol ayağı sakatlandı. Tiyatro eğitimini ABD’de Yale Üniversitesi’nde aldı. 'Papaz Kaçtı' komedisi ile Dormen Tiyatrosu’nu kurdu. Türkiye’de sahnelenen ilk müzikal olarak bilinen 'Sokak Kızı İrma'yı sahneledi. Halkla ilişkiler alanında dünyaca tanınan bir isim olan Betül Mardin ile evlenmiş, sekiz yıl süren bu evliliğinden Ömer adlı bir oğlu dünyaya gelmiştir. Sanatçı hala tv yapımcılığı ve diğer kişisel gelişim dersleri verilmektedir.
Tuluat
Modern tiyatronun özelliklerinden farklı olarak yazılı metin olmadan bir konu üzerinde oyuncuların sahnede doğaçlama olarak bir oyunu canlandırmaları.
Kanto
Tiyatro oyunlarından önce kadın sanatçıların şarkı söyleyip dans ettiği yer.
Dramaturg
Tiyatroda, repertuar politikasını saptamaya yardımcı olan, repertuar hazırlayan, oyun metinlerini okuyarak; gerekirse çevirisini yaparak, oyunları inceleyen, analiz eden ve bu konuda detaylı raporlar hazırlayan dramaturg; rejisöre, oyunun yorumu konusunda öneriler sunabilir. Oyuncu ve tasarım sanatçılarına malzeme sunmak da dramaturgun görevleri arasındadır.
Ferhan Şensoy
Türk tiyatro, sinema ve televizyon oyuncusu; roman, deneme, günlük, tiyatro, televizyon dizisi ve film senaryoları yazarı ve 'Ortaoyuncular' tiyatro topluluğunun kurucusu olan sanatçı 'Ortaoyuncuları Kavuğu'nu Münir Özkul'dan devralmıştır. Her oyundaki emeği geçenlere, zaman gözetmeksizin oyun gelirlerinden pay vererek Türk Tiyatrosu'nda kendine özgü bir yer edinmiştir. Aldığı ödülleri ve prestijiyle Türk tiyatrosunun ağır isimlerdendir.
Levent Kırca
İlk kez 1964'te Ankara Devlet Tiyatrosu'nda sahneye çıktı. Eski eşi Oya Başar ile birlikte 'Güzel ve Çirkin' ve 'Sefiller' adlı oyunları sergiledi. 1998 yılında 33. Türkiye Hükûmeti'nde Kültür Bakanlığının vermeye başladığı Devlet Sanatçısı unvanına layık görülmüştü, ama bu ünvanı Nisan 2015'te geri alınmıştır. Her zaman dik duran ve politik mizahın öncüsü olan sanatçı, Beykent Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi'nde öğretim üyeliği yapmıştır. Kırca 2015 yılında yakalandığı karaciğer kanseri hayata veda etmiştir.
Pandomim
Jest ve mimiklerle oynanan sözsüz oyun
Grotesk
Gülünç ve korku verici unsurları, aşırılık ve gerçek dışılıkla bir arada barındıran bir oyun türü.
Afife Jale
Sahneye çıkan İlk Türk kadın oyuncudur. 'Yamalar' adlı oyunda, Emel rolü ile ilk kez sahneye çıktı. Asıl ismi Afife olan sanatçı, bu oyunda 'Jale' takma ismini kullanmış ve daha sonraları Afife Jale adıyla anılmaya başlanmıştır. Tiyatro kursları için açılan sınavı kazandı. Müslüman kadınların sahneye çıkmasının yasak olduğu dönemde, Darülbedayi (konservatuvar olarak açıldıktan sonra okul tanımından çıkıp bir tiyatro topluluğuna dönüşen; halen İstanbul Şehir Tiyatroları adıyla varlığını sürdüren sanat kurumu), Müslüman kadınların sadece kadınlara özel gösterilerde oynayacakları gerekçesiyle bünyesine almıştı. 1997’den beri sanatçının anısına Yapı Kredi tarafından 'Afife Tiyatro Ödülleri' düzenlenmektedir. Son yıllarını yatırıldığı Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'nde geçirdi ve orada vefat etti.