REM – Sfrpztf

Daha önce “Eylül“ oyununda izleyip çok beğenip, çok yetenekli bulduğum Uğur Kanbay’ın yeni tek kişilik oyunu “Rem“ e tabi ki büyük bir merakla gittim Hann Sahne’ye. Mavi önlüklü zamanlarından başlayan bazen sancılı ve trajik bazen de hayat dolu, keyifli ve de çocuk masumiyeti ruhlu hikayesini ve hayat yolculuğunu izlemeye başlıyoruz Umut’un. Ama en çok Pokemon soslu.

90 ’lı yılların bir çok enstantenesinin yer aldığı oyun akıcı, renkli, çok katmanlı ve iç içe geçmiş çok hikayeli dramatik yapısıyla da dikkat çekici..

Gelelim detaylara. Uykunun rüya görme aşamasına verilen isim de olan “Rem” bir nevi rüyavari bir yolculuk hikayesi de aynı zamanda. Oyunun kurgusunun çok iyi planlandığını ve temponun düşmesine yer bırakmayacak bir akışının olduğunu söyleyebilirim. Umut’un hikayesinde ilerlerken bir anda bir tiyatro provasına, daha sonra bir tiyatro seçmesinin yapıldığı ilkokul sınıfına, bir hastaneye, bir sokağa geçişleri görebiliyoruz. Bu geçişleri yerinde ve doğru buldum. Tek kişilik oyunlardaki tek düzelik riskli bir durum ve bunu seyircinin reflekslerini, reaksiyonlarını ve tansiyonunu çok iyi bilen yazarların elinde en alt düzeye indirilebileceğini düşünüyorum. Kanbay da bunu gayet doğru yapmış. 75 dakikalık sahnelemede kan ter içinde kalmadan ve delice nefeslenmeden aynı zamanda da oyun odağını ve ruhunu kaçırmadan yol almak hiç kolay olmasa gerek. Uzun bir hazırlık döneminden geçtiği belli olan oyun bu anlamda çok doyurucu.

Ugur Kanbay Tekperde.com
Yazan, Oynayan, Yönetmen: Uğur Kanbay

Gülümsediğimiz bir anın kısa bir süre sonra sonrasında hüzün sularına açılmamız sonra yine farklı bir hüzne geçiş yapmamız ve bu duygu gel gitleri iyi bir tiyatro oyunu için önemli kriterlerden. Bu perspektiften baktığımızda güçlü bir yazarlık ve dramatik örgü görebiliyoruz metinde ve sahnelemede. Reaktif olarak duygu geçişlerinin az olduğu bir oyun tek düze ve sıkıcı bir tehlikeye kapı açar akış açısından ve bu oyunun seyirci yansımalarında istenmeyen bir yer edinir. Oyunun arka planında yer alan Taksim olayları, Beşiktaş maçı sonunda yaşanan patlama olayı, ekonomik durumlar, enflasyon ve 90’lı yıllar buhranları dramatik yapıyı yükselten güzel unsurlardan.

Dekor ve ışık anlamında oyunda doğru seçimler gördüm oyunda. Ortada dönebilen bir platform sahne ahengi ve oyuna doğru hizmet açısından iyi bir karar olmuş. Arkadaki pokemon ağırlıklı ekranlar ise ayrıca renk ve ahenk unsurları. Işık olarak da aksayan bir yer göremedim. Son dönem yaygınlaşan U oturma düzenleri ve hem zemin sahne seviyesi bu oyunda da bir nevi dertleşme seremonisi de olan oyun için doğru bir platform olmuş.

Umut karakterinin her insan gibi inişli çıkışlı hayat yolculuğunun karmaşık görünen ama iyi odaklanıldığında akıcılığı sağlamlaştırdığı hissedilen çok katmanlı anlatımı oyunun artılarından olmuş. Oyunculuk olarak da karakterden karaktere geçişler, aynı kişinin bütün karakterleri oynamasındaki hem oyunun kendi içindeki felsefesi hem de dış estetik olarak anlamı açısından anlamı güzel olmuş. Genel olarak güçlü, eğlenceli ve renkli bir oyunculuk performans çeşitlemesi gördüğümüz net. Ancak karakterin çocukluk dönemimde hafif efemine canlandırılmasını doğru bulmadım sadece. Aybike adlı kız arkadaşına aşık olan ve onu kıskanan ve çok yakışıklı bir prens olma hayali kuran Umut’un daha hetero ve erkeksi bir tavırla oynanmasını beklerdim. Onun dışındaki karakter yorumlamaları çok başarılıydı. Kanbay‘ın oynadığı her karaktere yansıyan o hiç düşmeyen oyunculuk ve tiyatro sevgisi ve heyecanını görmek ve hissetmek ise biz seyirciler açısından müthiş keyifli..

Oyundaki dikkat çeken başka bir taraf da aile ilişkileri ve herkesin içinden geçtiği duyugsal travmalar ve gel gitlerin metine iyi işlenişi. Bir çocuğun yaşamında anne ve babasının kişisel, ruhsal ve sosyal gelişimindeki eşit derecedeki önemine güzel atıfta bulunulmuş ve bir çok ailede yaşanan “sancılı baba figürü” konusuna harika bir pencere açılmış. Kendi kendini yetiştiren çocuklara karşı duran metin kendi içimizdeki yüzleşmelerimize de sebep olmuş.

Kısacası “izleyiniz, izlettiriniz” kategorisinde bir oyun daha.

Oyunun Künyesi
Yazar, Yönetmen: Uğur Kanbay
Yardımcı Yönetmen: Merve Çağla Kuru
Işık Tasarımı: Gökhan Gülçebi
Dekor Tasarım: Muhammed Kaysı
Oynayanlar: Uğur Kanbay
Topluluk: sfrpztf
Tür: Trajedi, Dram
Seanslar
Afiş
Murat Adıgüzel
Murat Adıgüzel
İngilizce öğretmeni, tiyatro oyuncusu,yönetmeni, yazarı İzmir doğumlu bir tiyatroseverim:)3 tane yayınlanmış tiyatro oyunlarını içeren kitabım var.Seyahat etmeyi,yeni yerler keşfetmeyi çok seviyorum..

içerik ekle

sitemizde yayınlanmasını istediğin haber, eleştiri ve değerlendirme yazılarını kolaylıkla yayınlayabilirsin

benzerler

Yorumlar

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Okunası yazılar

E-Posta Bülteni Kaydı

Size sitemiz ve tiyatrolar ile ilgili haberler göndermek istiyoruz