Nadiren izlediğim bir oyundan “yorgun” çıkarım. Dahası nadiren izlediğim bir oyun akabinde “ne anladığımı anlamadım” gibi bir cümle kurmuşumdur. Bu duruma sebep, yazar Caryl Churchill‘in orijinal ismi “Love And Information” olan, Ekip Kafile’nin “SEVGİ VE HER ŞEY” adıyla sahnelediği oyunu oldu.
Ufkumu açmak için, acaba yazar kendi oyununa dair ne demiştir diye ufak bir araştırma yaptım ve gördüm ki kendisi, oyunlarına dair röportaj vermemekle ünlü biriymiş 🙂 Haydi bakalım kaldık mı kendi başımıza. Bence zaten amaçladığı da bu idi.
Yedi ana bölüm ve pek çok sahneden oluşan, sahne üzerinde gördüğümüz yedi oyuncunun, sayısını bilemediğim kadar rol üstlendiği, alışılan geleneksel oyun yapısının ötesinde, dahası doğrusal akışın da olmadığı bir oyun izledik. Bölümler arasında bir bağlantı kurmalı mıyım? Emin değilim.
İzi sürülecek karakterler yok. Bol söz, buna mukabil hareket var sahnede. Her şey bir bilgi bombardımanı gibi, yağıyor üzerimize. İşin aslı, yazarın, çağın teknoloji kaynaklı gerçeği olan hız ve bilgiye boğulmuş halimize ayna tuttuğunu, bunu gösterirken bizdeki boğulmayı katmerlendirdiğini düşündüm.
İradeniz dışında, dört koldan akan bilgi altında ezildiğinizi düşünüyor musunuz hiç? Bunun yarattığı yarım kalmışlık, kopukluk hissi, zorlanan hafızalarımız da cabası.
Hafıza deyince; tam da bu günlerde kolektif dikkat, odaklanma üzerine bir kitap okumaktayım. Beynimizin temel yapısından kaynaklanan, aynı anda ancak 1-2 düşünce üretebilmesi gerçeği. Bilişsel kapasitemizi zorladığımız, multi task (çoklu görev) olmakla övündüğümüz bu zamanda, aslında beynimize, yaptıklarımızın azını hatırlamak gibi bir bedel ödettiğimizi söylüyor uzmanlar. Her şeyi biliyoruz, hiçbir şey bilmiyoruz!
Tüm bunların baş müsebbibi sosyal medyanın etkisiyle yok olan mahremiyet, hissizleşen toplumlar haline gelmemiz, bir tür duygu çöküşü. Ve böyle bir anlık tatmin dünyasında sorgulanan sevgi.
Benim oyundan çıkardıklarım bunlar. Ancak tekrar söylüyorum, bu çıkarım kolay olmadı 🙂
Birbiri ile puzzle parçası gibi uyumlu oyuncuları kutlarım. Hareket düzeni kime ait bilemiyorum, çok başarılı buldum. Yönetmen Ümit Aydoğdu, böyle bir oyun içi minimalist bir sahne tercih etmiş, mantıklı. Ancak hiç bir unsur, oyun çıkışında kendimi zihnen yorgun hissetmeme engel olamadı 🙂
Cesur, riskli bulduğum bir oyun tercihi. Sezonun yenilerinden, alkışları bol olsun.
Oyunun Künyesi Yazan: Caryl Churcill Çevirmen: Zeynep Anacan Yönetmen: Ümit Aydoğdu Işık Tasarımı: Utku Kara Müzik Tasarımı: Cem Aydoğdu Kostüm Tasarımı: Gaye Kızılışık Afiş Tasarımı: Kadir Kaya Oyuncular: Cenk Dost Verdi Erden Tunatekin Goncasen Çoban Kerem İnci Müzeyyen Durgun Seray Akülker Yasemin Ertorun Topluluk: Ekip Kafile Tür: Seanslar Afiş