İlk sahne oyun içinde oyun göstererek başlıyor. Başroldeki karakterimizin oyuncu olduğunu hemen sahne sonrası fark ediyoruz. O ilk sahnede Treplev’in Nina’ya olan bağımlılığı ve saplantısı ile nihayetinde dibe vuruşunu görüyoruz. Bu da temelde neyi göreceğimizin sinyalini veriyor. Devamında karakterimiz rehabilitasyon merkezine adım atmadan hemen önce annesine telefonda kurtulmak istediği tüm nesneleri söylüyor. Bunu yaparken hiçbirini es geçmediğinden emin, zira doğruyu arıyor.
Aslında dünyada bunca olup biten acının arasında uyuşup olanlardan sıyrılmayı daha doğru görüyor. Bu kadar acıya ayık kafayla dayanmak ne mümkün. Kendi odasına kapandığı ilk sahnede 5 oyuncunun daha eşlik ettiği farklı anlarını görüyormuş şekilde seyrettiğimiz kısımlar da enfesti, bu sahnelemeyi daha önce görmemiştim, sinema filmi izler gibi hissettim.
Ayrıca bir noktada kıyametin kurtarıcı olacağını söylediği sahne var, burada herkesin tek bir yerde toplanacağı ve işte o zaman huzurun bulunacağını söylüyor. Aksi düşünülemez, zira insanların dışarıda geçirdiği anlar kötülüğün habercisi oluyor. Karakterimiz de bu durumdan yakınıyor ve sırtında taşıdığı kendi yüklerine dış dünyadaki dertleri de ekleyip katlayarak kambur geziyor. İşte bu kamburdan kurtulmanın yolunu uyuşturucu ve alkolde buluyor.
Doktorun onda yarattığı etki sarsıcı ve oyunun gidişinde tetikleyici rol üstlenmiş. Onu annesine benzeterek yakınsa da içten içe kendi temennisini ortaya koyuyor. Bunun beraberinde kliniğe adım attığı andan itibaren kendini farklı isimlerde tanıtması ve o kimliklerin arkasına sığınması da yüzleşmekten kaçmak, belki de arka yoldan kaçıp direkt çıkışa ulaşmak için gösterdiği çabaydı. Kendi benliğini bırakıp farklı bir insan olarak oradan çıkmak ona en doğrusu geldi. Farklı kişilerden gelen senin gerçekte adın ne sorularına verdiği cevaplar da bu kaçışın ve izlediği yöntemin sebebiydi.
Klinikten ayrılmadan önce oradakilerle beraber aile toplantısı sahnesi role playi yapıyor ve burada gerçek bir yüzleşme gördüğümüzü sanıyoruz, evet içindekileri tüm berraklığı ile ortaya koyuyor ama anne ve babasına yüklediği karakter özelliklerinin dahi yumuşatıldığını sonraki sahnede gerçek anne babasıyla yüzleşince anlıyoruz. Bu kadar sarsıcı bir yüzleşme anı kimse beklemiyordu ama zannediyorum beklendiği gibi olsa romantik bir film sahnesi olurdu. Sahnede önce baba sonra anneyle yaşanan bu sarsıcı ve sert sahneler acı gerçeklerle yüzleşmeyi sağlıyor. Aile evine döndüğünde babası ona odasını istediği gibi yerleştirdiğini söylüyor. Odanın içinde yer alan onlarca oyuncak da aslında çocukluğuna dönmek ve şefkat aramaya yönelik hamleleri olarak yorumlayabiliriz.
Oyun sonrası herkes büyülenmiş gibiydi, dolu dizgin bir Merve Dizdar seyrettik, bir de üstüne dramaturji ve rejinin sağladığı faydayı görünce keyif almamak mümkün değil. Merve Dizdar’ın rolü içselleştirdiği aşikar, zira oyun kendini göstermesi için büyük bir alan sağlıyor. Böyle bir performansı devasa bir sahnede görüp eşlik etmek mutluluk verici. Keyif alacağınızdan emin olduğum bu oyuna gitmenizi tavsiye ederim.





Oyunun Künyesi
Yazan: Duncan Macmillan
Yöneten - Çeviren: İbrahim Çiçek
Oyuncular: Merve Dizdar, Nihal Koldaş, Selçuk Borak, Kerem Arslanoğlu, İsmet Bora Akın, Ferhat Güneş
Sahne ve Kostüm Tasarımı: Ceyda Balaban
Işık Tasarımı: Yakup Çartık
Ses Tasarımı-Müzik-Performans: Ömer Sarıgedik
Koreografi: Taner Güngör
Projeksiyon Tasarımı: Okan Temizarabacı
Yapım: IdPro, Zorlu PSM
Yürütücü Yapımcı: Omnia Yapım
Yardımcı Yönetmen: Şimal Yalçın
Omnia Yapım Koordinatörü: Zeynep Balkan
Zorlu PSM Yapım Koordinatörü: Şevval Çakır
IdPro Yapım Koordinatörü: Gizem Önürme
Prodüksiyon Amirleri: Buğra Üstün, Ali Yalçın
Reji Asistanı: Ayşe Özce Çınar
Yapım Asistanları: Ekinsu Köse, Okan Eken
Oyun Asistanları: Aslı Sancar, Kağan Kurtaş
Kostüm Realizasyon Ekibi: Efe Arslan, Eylül Kıvılcım, Semanur Zafer
Afiş Fotoğrafı: Erdi Doğan
Afiş Tasarımı: Guten Tag Studio
Medya İlişkileri: ID İletişim
Sosyal Medya Yönetimi: Dor Productions
Ensemble: Aslı Sancar, Ayşe Özce Çınar, Can Arpat, Cansu Eğri, Emre Ünal, Gülfem Demircioğlu, Kağan Kurtaş, Kerem Sert, Sabah Şimşek, Sanem Adar, Selcan Dal, Şimal Yalçın, Yeşim Ayten, Zeynep Aybar, Zeynep Hacıhaliloğlu
Bu yapıtın sahnelenme hakkı yazar Duncan MACMILLAN temsilcisi ONK Ajans Fikir ve sanat Eserleri A.Ş’den devralınmıştır.
Teşekkürler: Mudo
Tür: Trajedi, Dram
Seanslar
Afiş