Tiyatronun iyileştirici gücüne inanır, tiyatroya terapi amaçlı gider. Mühendis olarak hayatına devam etse de ruhunun sanatın içinde bir yerlerde olduğuna inanır. Gittiği her oyunda kendinden bir parça bulur, bu yüzden oyunlar hakkında yazı yazmayı sever.
Bu oyun bir hikâye anlatmakla kalmayıp geçmişten günümüze Türkiye tarihi hakkında bize bir ayna tutuyor. 1915’ten günümüze kadar gelen göç hikâyeleri, bireylerin yaşamlarındaki değişimler ve toplumun tarih boyunca yaşadığı dönüşümler sahneye aktarılırken siz de seyirci olarakbu...
Masallar güzeldir ve gerçek olmalarını dileriz. Ancak bazı masallar, travmalarla lekelenmiştir ve gerçekleşmeleri korkutucudur.
Bir anne, bir kızı ve annenin kız kardeşinden oluşan üç kişinin birbiriyle bağlı, birbirlerinden etkilenen travmatik hayat döngüsünü izliyoruz....
Siz evinizde birlikte yaşadığınız kuşunuzun iç dünyasını merak ettiniz mi hiç? Gelin beraber Yıldız isimli kuşun duygularına, düşüncelerine bakalım beraber.5 kişilik bir ailenin çok sevilen muhabbet kuşu olan Yıldız’ın ağzından dinliyoruz hikayesini....
Shakespeare’in ölümsüz eseri Romeo ve Juliet! desem bu oyuna Shakespeare mezarından fırlayabilir oyunu izlemek için. Oldukça neşeli, rengarenk, müzikal tadında bir Romeo Juliet uyarlaması demek daha doğru olur. Hikaye yine Verona’da geçiyor ama...
Ebeveynliğin ve en iyinin sınırını sorgulatan oyun!
Gülderen ve Coşkun Biricik, kıymetli oğulları Cevahir Biricik için okul araştırmaktadırlar ve diğer ailelerle birlikte onlar da şehrin en prestijli ve nam salmış okulu olan ‘Parlak...
Bir mezar, mezar başında 2 kardeş... Ortak acı kayıplar: kedileri ve babaları…
Önce çocukluk dönemleri, sonra ise yetişkinlikleri…
Bir mezarlıkta kedisinin mezarı başında ağlayarak çikolatalı sütünü içen, kaybolduğu sanılan küçük kardeşin ağabeyi tarafından bulunmasıyla...
Peer Gynt (Per Günt), Henrik Ibsen’in 1867’de yazdığı 5 perdelik bir oyun. Okuduğum bilgilere göre Ibsen, bu oyunu Norveç masalı olan ‘Per Gynt’ten etkilenerek yazmış.Oyunu izlemeye karar verdiğimde orijinalini okuyup ön bilgi...
Bu oyunu tek kelimeyle anlatacak olsam, kesinlikle ‘Nahif’ kelimesini seçerdim. Oyun çok yumuşak, narin ve hoş bir his bıraktı benim üzerimde. Oyuna dair hislerimi genelde sona saklardım, bu yazımda başında bahsetmiş oldum...
Tiyatronun iyileştirici gücüne inanır, tiyatroya terapi amaçlı gider. Mühendis olarak hayatına devam etse de ruhunun sanatın içinde bir yerlerde olduğuna inanır. Gittiği her oyunda kendinden bir parça bulur, bu yüzden oyunlar hakkında yazı yazmayı sever.