Yıllar Sonra #TBT

Kökü olan, mazisi eskiye dayanan arkadaşlıkların tadı kolay kolay değişmez. Uzun “es”ler de verilse, muhabbet kaldığı yerden devam eder. Böyle bir konforu vardır eski arkadaşlıkların. Bir araya gelinen o dost toplaşmalarının neşesi; her seferinde bahsi geçse bile, sanki o an ilk kez konuşuluyormuş gibi anlatılan anılar; ilk gençlik yıllarının, şimdilerde demode olsa bile, üzerine hala gülünebilen esprileri; zamanında dertlenilen şeylere şimdiki zamanda neşelenmek. Hepimizin bir haliyle sahip olduğu, bize ne kadar aşina gelen durumlar değil mi?

“YILLAR SONRA #tbt” bu temel üzerinde yükselen bir oyun: Zeynep ve Kemal çifti, okul döneminden arkadaşları Ceyda ve Ali’yi yemeğe davet etmişlerdir. Neşeli dost ortamında beklenen Ali’nin eşidir. Fakat çalan kapı ile sofraya başka iki kişi katılacaktır. 

Bu haliyle oyunun bize vaadinin yalın bir neşe olduğunu düşünecekken, içinde barındırdığı sır üzerinden dram ve gerilime uzanan katmanları işin sürprizi. Tek düze gitmeyen, duygusal bazda iniş çıkışı olan işleri sevdiğim için, oyunun, seyirciyi uzun süre yüksek bir ruhta tutup birden gergin bir zemine çekmesini çok sevdim.

Dilubay’ın Değerlendirmesi

Oyunun en can alıcı, akıllıca kurgulanmış kısmı sahne düzeni. Boa Sahne’nin elverişli fiziki yapısı ile meydan sahnenin ortasına konumlanan, bize evin salonu duygusunu veren, dahası masanın dört bir yanına yerleştirilen seyirci oturma alanları ile, bize de kendimizi evin davetsiz misafiri gibi hissettiren isabetli bir seçim. Sahneye açılan her kapı/perde, evin bir ünitesine giriş/çıkış gibi kullanıldığından, ortamın inandırıcılığı artmış. 

Oyunun diğer can alıcı unsuru da, birbirini puzzle parçası gibi tamamlayan oyuncuları: Merve Bağdatlı (Ceyda),Melissa Yıldırımer (Zeynep), Selin Dumlugöl (Esin), Erden Tunatekin (Ali), Vurgun Çağıldayan (Kemal) ve Gökay Müftüoğlu (Mithat). Bu kadroda tek yabancı olduğum, daha önce izlemediğim kişi Selin Dumluoğlu idi. 

Tam da olması gerektiği gibi her biri birbirinden farklı altı karakter. Bu tip oyunlarda “Hangisi ile yakınlık kurabilmem daha olası, hangisinde daha çok kendimden bir şeyler bulurum?” diye düşünürüm. Sanırım Ceyda ve Ali arası bir noktada kaldım. İzleyince bir de bu gözle bakar mısınız? 🙂 

Oyun adına eklemlenen günümüz sosyal medyası vurgulu “#tbt” çok manidar bir seçim. Konsepti tamamlayan 90’lar temalı şarkı seçimlerini de başarılı buldum.

Oyun bende, Türkçe versiyonu “Cebimdeki Yabancı” olan “Perfetti Sconosciuti” filmini, hatta onun tiyatroya uyarlanmış hali “Mutluyduk Belki Bugüne Kadar”ı çağrıştırdı. Bunlardan birini bile izlediyseniz, en azından sizi ne tatta bir oyunun beklediğini öngörebilirsiniz.

Klasikler üst üste geldi, bize yüklenen mesajlardan da biraz yorulduk diyorsanız, keyifli bir 75 dk sizi bekliyor. Emeği geçenleri kutlarım, oyunları uzun soluklu, alkışları bol olsun.

Oyunun Künyesi
Yazan: Hüseyin Alp Tahmaz
Yönetmen: Emrah Eren
Oyuncular: Erden Tunatekin, Gökay Müftüoğlu, Hazar Vurgun Çağıldıyan, Melissa Yıldırımer, Merve Bağdatlı, Selin Dumlugöl
Dekor - Kostüm: Boa Kolektif
Işık Tasarımı: Ammar Özçelik
Dramaturji: Günay Ertekin
Afiş Tasarım: Galip Aksular
Oyun Fotoğrafları: Emre Mollaoğlu
Reji Asistanları: Ahmet Balta, Delal Yıldırım
Sanat Yönetmeni: Aytekin Atabey
Yapım: Kadıköy Boa Sahne
Teşekkürler: İhtiyaç Molası
Seanslar
Afiş
Temsilertesi
Temsilertesi
Sanat ve sanatçının dostu, tiyatrosever

benzerler

Yorumlar

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Okunası yazılar

E-Posta Bülteni Kaydı

Size sitemiz ve tiyatrolar ile ilgili haberler göndermek istiyoruz